GRATİS İNDİRİMİNİN ARDINDAN BAKMAK
10.11.2018 14:11:09
Krizi fırsata çevirme hareketleri de hızla sürüyor. Gratis de bu kampanyaya katıldığını bir haftaya yayılan reklam faaliyetleriyle ilan etti. Üstelik %10’da değil. Tüm ürünlerde geçerli %50 indirim fırsatıyla. Peki, bu stratejinin ardında ne var?...

Pek çoğumuzun bildiği, haberdar olduğu ya da edildiği bir Gratis İndirimini geride bıraktık. Hükümetin “Enflasyonla topyekün mücadele” kampanyası, çok farklı sektörlerden birçok markanın da desteğiyle devam ediyor.
Krizi fırsata çevirme hareketleri de hızla sürüyor. Enflasyonun yükselmesinde Dolar ve Euro kurlarının etkisi tartışılmaz. Ama bu hareketler bazı marka ve sektörler tarafından körüklenmedi mi? Bunun cevabını size bırakalım.
Konuya dönersek; Gratis de bu kampanyaya katıldığını bir haftaya yayılan reklam faaliyetleriyle ilan etti. Üstelik %10’da değil. Tüm ürünlerde geçerli %50 indirim fırsatıyla.
Sağ olsunlar. Bize kendimizi oldukça çirkin ve bir o kadar da şanslı hissettirdiler.
Ama burada bir bit yeniği yok mu sizce de? Tüm ürünlerde geçerli yüzde elli indirim… Bu kadar vatan sevgisi Gratis’e nereden geldi dersiniz?
Belki bilmeyenler vardır. Kozmetik sektörü Türkiye’de kâr marjı en yüksek 10 sektör arasında. Ve zaten sözünü ettiğimiz marka da her yıl birkaç kez aynı indirim günlerini düzenlemekte. Sadece bu yıl biraz öne çekmiş durumdalar. Çünkü, onlara gelecek kaz, diğer markalar bir tavuğu esirgemezken beş tavuğu feda edecek kadardı.
Gelin, ne olduğuna yakından bakalım.
- SOSYAL SORUMLULUK:
Pazarlama ilkelerinin hem en zor, hem de en kolay çalıştığı ülkelerdeniz. Maddi şartları bir kenara bırakıp duygusal düşünebiliyoruz. Çabuk küstüğümüz gibi, hemen barışmayı da başarabiliyoruz. Zayıf olana destek vermeyi insanlık vazifemiz sayıyor, zayıfa destek verene de elimizden geldiğince destek vermeye gayret ediyoruz. Gratis de Türkiye’nin bu zor zamanında bize diğer markalardan beş kat daha fedakârca yaklaşmadı mı? Helal olsun Gratis’e.
Yazının hemen burasında durup, arkanıza yaslanmanızı rica ediyoruz. Sadece bir düşünce egzersizi yapın.Acaba bu gösteriyi seven marka, gerçekten de Türkiye’yi ne kadar seviyor? Çalışanlarına hak ettiği maaş ve özeni gösteriyor mu?
Dijital bir çağdayız. İşyeri değerlendirmelerinin yapıldığı bir sürü internet sitesi mevcut. Yazılanlara göz atmak, bir şeyleri anlamak noktasında hepimize yardımcı olacaktır. Bizler de bu yazıyı kaleme alırken o sitelere göz attık. Yaygın şikayet konusu şu: İnsanlık onurundan uzak yaklaşımlar.”
Bu şirket yaygın olarak kadın istihdam eden bir şirket değil mi? Sloganları da, “Güzel bak kendine.” Görünüşe göre Gratis sadece kendine güzel bakıyor. Çalışanlarına değil. Çalışanları da bizim vatandaşlarımız olsa gerek.
2 PAZARI GENİŞLETME FAALİYETİ
Bu tip “Fırsat Günleri” aslında kozmetik alışverişini asgari düzeyde yapan kesimin de yeni ürünleri denemesine imkan veriyor. Aslında hiç eksikliğini hissetmediğiniz bir makyaj malzemesini, denemek amaçlı olarak da alsanız, bilinciniz size artık o üründen vazgeçmemeyi tavsiye ediyor.Siz de vazgeçmemek için ya aldığınız yere yeniden gidiyor, ya da o ürünün ikamesini satan bir yere uğruyorsunuz. İlk kampanyayı kuran marka, sonraki aşamalarda kazansın ya da kazanamasın, siz artık o ürünün potansiyel müşterisi oldunuz. Kampanyaya kaynaklık eden markayla bir gün mutlaka buluşursunuz.
- GÜNDEM OLUŞTURMA ETKİSİ
Gratis, herkes %10 indirim yaparken %50 indirim yaparak öne çıktı. Sosyal medya platformlarındakonuşuldu . Beklenildi. Burası önemli. Beklenilmek satış etkisini arttıran bir süreçtir.Yüzlerce marka, piyasaya süreceği ürünün “merakla beklendiği” algısı için milyon dolarları harcıyor.Nihayetinde bir hafta olacak bu süreç ne kadar önemli olabilir diyebilirsiniz. Ama bekleyen için bir saat bile yıllarca beklemiş hissi yaratabilir. Bir hafta boyunca Gratis ile yattık, Gratis ile kalktık. Gündem olmanın yarattığı reklam etkisini tahmin bile edemezsiniz.
3 STOKLARI ERİTMEYE KATKISI
Bildiğiniz gibi kozmetik ürünlerinin maksimum etki verecekleri zaman kısıtlıdır. Bu bahsettiğimiz şey, son kullanma tarihinden başka bir süreçtir. Ürünün terekte beklemiş halinin kullanıcı memnun etme olasılığı giderek düşüyor. Bu da doğal olarak memnuniyeti azaltıyor.
Taze satarsan yine satarsın.
4. KÜS OLDUĞU KESİMİ KENDİNE ÇEKME FIRSATI
Başta da ifade ettiğimiz gibi, çabuk sinirlenen ve çabuk affeden bir toplumuz. Genel bir ilkemizden söz etmek istiyoruz. Bize doğru adım atana, mesafemizi korumak, içsel bir baskıya maruz kalmamızı sağlar. Dolayısıyla bizim güzelleşmemiz için, yüzde elli indirim yaparak, kucak açan bir markaya da, küs kalmak biraz mantıksız gibi geliyor. Sadece bize değil. Çoğumuza.
Yazıyı sonlandırırken birkaç şey söylemeden de edemeyeceğiz.
Dünya kadınları özgüvenin makyaj dükkanlarında olmadığını, daha doğrusu satılamayacağını fark edecek zekâya sahipler.
Değil mi?